Connect with us

Haberler

“İnovatif sürdürülebilirlik” konusunda en iyi uygulamalar ödüllendirildi

Yayın tarihi

-

 

İş Dünyası ve Sürdürülebilir Kalkınma Derneği (SKD) tarafından düzenlenen “İnovatif Sürdürülebilirlik Uygulamaları Yarışması”nda kazananlar belli oldu. “Büyük Şirket” kategorisinde TAV Havalimanları Holding, Enerjisa Başkent Elektrik Dağıtım ve Enerjisa Enerji Hizmetleri; “KOBİ” kategorisinde Ege Orman Vakfı Ağaçlandırma ve Ağaç Ürünleri İktisadi İşletmesi (EGEVAK) ödül kazandı. Ödüller, ana sponsorluğunu Vodafone’un, destek sponsorluğunu Brisa’nın yaptığı törenle sahiplerine verildi.  

SKD tarafından, inovatif uygulamalarla sürdürülebilir kalkınmaya katkıda bulunan iyi uygulamaları ödüllendirmek ve yaygınlaştırmak amacıyla düzenlenen “İnovatif Sürdürülebilirlik Uygulamaları Yarışması”nda kazananlar belli oldu.

Ödüller, ana sponsorluğunu Vodafone’un, destek sponsorluğunu Brisa’nın yaptığı ödül töreni ile sahiplerine verildi. İstanbul’daki İngiltere Konsolosluğu binasında düzenlenen törene iş dünyası, üniversiteler, sivil toplum kuruluşları ve medya temsilcilerinin yanı sıra İngiltere Başkonsolosu Leigh Turner da katıldı. Törende, Futurist Ufuk Tarhan’ın iş dünyasının geleceği konusunda yaptığı vizyoner konuşma büyük ilgi topladı.

Büyük Şirket kategorisinde 3, KOBİ kategorisinde 1 firma ödül kazandı

İnovatif Sürdürülebilirlik Uygulamaları Yarışması’nda, “Büyük Şirket” kategorisi “Çevresel İnovatif Uygulama” dalında TAV Havalimanları Holding, “Ekonomik İnovatif Uygulama” dalında Enerjisa Başkent Elektrik Dağıtım, “Sosyal İnovatif Uygulama” dalında Enerjisa Enerji Hizmetleri ödül kazandı.

“KOBİ” kategorisinde “Çevresel İnovatif Uygulama” dalında Ege Orman Vakfı Ağaçlandırma ve Ağaç Ürünleri İktisadi İşletmesi (EGEVAK) ödül kazanırken “Ekonomik İnovatif Uygulama” ve “Sosyal İnovatif Uygulama” dallarında ödüle layık firma bulunamadı.

Yarışmada finale kalan 14 firma SKD İnovasyon Çalışma Grubu tarafından belirlendi. Finalistler; üniversite, basın ve sivil toplum kuruluşları temsilcilerinden oluşan jüri tarafından değerlendirildi ve kazananlar belli oldu.

Molinas: “İlk kez inovasyonla-sürdürülebilirlik kavramlarını birleştiren uygulamalar ödüllendirildi”

G.F.MOLYNAS_10092013

SKD Başkanı Galya Frayman Molinas,

Ödül töreninin açılış konuşmasını yapan SKD Başkanı Galya Frayman Molinas, dernek olarak bir ilk gerçekleştirdiklerini belirterek şunları söyledi: “Türkiye’de ilk kez inovasyonla – sürdürülebilirlik kavramlarını birleştiren iyi uygulamalar ödüllendiriliyor. SKD olarak, inovasyonu sürdürülebilir kalkınmanın gerekli ve önemli bir unsuru olarak görüyoruz. Bizim için inovatif sürdürülebilirlik, sürdürülebilir kalkınmaya somut anlamda katkı sağlayacak ürün ve hizmetlerin üretim, yönetim ya da süreçlerinin yenilikçi ve özgün bir yaklaşımla ele alınması anlamına geliyor. Yarışma ile özel sektörün çevreye, ekonomiye ve topluma katkıyı arttıracak inovatif projelerini ortaya çıkarmayı ve desteklemeyi hedefledik. İyi uygulamaları ödüllendirerek, yaygınlaşmaları konusunda katkıda bulunmayı istedik.”

 

İNOVATİF SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK UYGULAMALARI YARIŞMASI ÖDÜL ALAN FİRMALAR

BÜYÜK ŞİRKET KATEGORİSİ

Çevresel İnovatif Uygulama: TAV Havalimanları Holding

 

  • Proje: İzmir Adnan Menderes Havalimanı Yeni İç Hatlar Terminali Projesi Geri Dönüşüm Uygulaması
  • Proje özeti: TAV Havalimanları’nın iştiraki TAV Ege, İzmir Adnan Menderes Havalimanı iç ve dış hatlar terminallerinin 2032’ye kadar işletme hakkını kazandı. İmzalanan anlaşmaya göre, TAV var olan iç hatlar terminalini yıkarak daha modern bir yapı inşa etmeyi de üstlendi. Proje kapsamında 185 bin metrekarelik terminal binası, 2 bin 559 araçlık çok katlı otopark ve ilgili birimler inşa ediliyor. Bu çerçevede, yeni terminal kompleksinin yapımının yanı sıra eski iç hatlar binası ve eklerinin yıkımı; hurda ve atıkların geri dönüştürülmesi işini TAV İnşaat üstlendi. Hayata geçirilen uygulamayla, yıkım söküm sonucunda ortaya çıkan malzemelerin yüzde 67’si geri dönüştürüldü, yüzde 32’si yapım çalışmalarında yeniden kullanıldı, her iki kategoride de değerlendirilemeyen yüzde 1’lik kısım bertaraf edildi.

Ekonomik İnovatif Uygulama: Enerjisa Başkent Elektrik Dağıtım

 

  • Proje: Geri dönüşüm ve test merkezi projesi
  • Proje özeti: Geri Dönüşüm ve Test Merkezi ile sahadan gelen malzemelerin test ve bakımlarının yapılması, geri dönüşümlerinin sağlanması, garanti süresi içerisinde arızalanan malzemelerin garanti takibinin yapılması ve çevreye zararlı etkilere sahip maddelerin doğaya salınımının önüne geçilmesi amaçlanıyor. Elektrik malzemelerinin yapılan test ve bakım işlemleri ile tekrar kullanılması sağlanarak çevreye zararlı etkiye sahip maddelerin doğaya salınımının önüne geçildi. 2012’de sahada arızalanarak veya yenileme yatırımı kapsamında sökülerek ana ambarlara (demonte) gelen 202 bin 476 adet malzemeden, 67 bin 492 adedi yapılan tasnif, test ve bakım işlemleri ile kullanılabilir hale getirilerek 4 milyon 49 bin TL’lik kazanım elde edildi. 2012’de işletmede garanti kapsamında arızalanan 1376 adet malzeme Garanti Yönetimi Sistemi ile üreticisine değiştirtilerek 569 bin TL’lik kazanım elde edildi.

 

Sosyal İnovatif Uygulama: Enerjisa Enerji Hizmetleri

 

  • Proje: Hata İkaz Sistemi (HİS)
  • Proje özeti: Alçak Gerilim (AG) dağıtım şebekelerinde çeşitli arıza nedenleriyle demir direklerde elektrik kaçağı oluşması ya da iletken kopması durumlarında can ve mal emniyetini güvence altına alacak yeni ve özgün bir sistem tasarlandı ve pilot uygulaması yapıldı. Yılda yaklaşık 4 bin adet iletken kopması meydana geldiği düşünüldüğünde can ve mal güvenliği için konunun ne derece elzem olduğu gözleniyor. Bu uygulama ile sorunun önüne geçilmesi ve elektrik kayıplarından kaynaklanan ekonomik zararın giderilmesi amaçlanıyor. Proje, Türkiye ve Dünya genelinde, elektrik dağıtım sektöründe öncü bir uygulama özelliğini taşıyor. Yapılan araştırmalarda bu gibi arıza durumlarında can kayıplarını önlemek amacıyla çeşitli çalışmalar yapıldığı ancak sistemsel olarak bir sonuca ulaşılamadığı tespit edilmiştir. Hata İkaz Sistemi Elektrik Dağıtım sektöründe ilk olma özelliği taşıyor. Hata İkaz Sisteminin parçası olan demir direklerde elektrik kaçağını tespit eden cihaz için 1 Mart 2013 tarih ve 2013-G-72849 sayı ile Türk Patent Enstitüsü’ne faydalı model başvurusu yapıldı.

KOBİ KATEGORİSİ

 

Çevresel İnovatif Uygulama: Ege Orman Vakfı ağaçlandırma ve Ağaç Ürünleri İktisadi İşletmesi (EGEVAK)

 

  • Proje: Orman Alanları Veri Toplama ve Erken Uyarı Sistemi (TELEMETRİ)
  • Proje özeti: Yenilikçi bir teknolojik sistem olan Orman Alanları Veri Toplama ve Orman Yangını Erken Uyarı Telemetri Sistemi ile M2M yani makineler arası mobil iletişim teknolojisiyle Türkiye’de ilk model “Ormanları yangından koruma projesi” hayata geçirildi. İzmir Adnan Menderes Havalimanında stratejik öneme sahip orman alanının telemetri sistemi ile GSM şebekesi üzerinden düşük tüketimli ve yıllarca çalışan güneş enerjili bir sistemle korunuyor olması ormanın sürdürülebilirliğini sağlıyor. Sistem; EGEVAK ve VODAFONE çözüm ortaklığı ile orman yangınları ve yangının çıktığı orman içindeki noktaları erkenden tespit edebiliyor, ilgililerin cep telefonuna SMS ve mail ile uyararak, müdahalenin yangın yayılmadan yapılmasını sağlayabiliyor.

 

KOBİ Kategorisinde, Çevresel İnovatif Uygulama ve Sosyal İnovatif Uygulama dalında ödüle layık firma bulunamamıştır.

 

İş Dünyası ve Sürdürülebilir Kalkınma Derneği (SKD) hakkında

İş Dünyası ve Sürdürülebilir Kalkınma Derneği (SKD) Türkiye’de sürdürülebilir kalkınmanın daha iyi anlaşılması, benimsenmesi, yaşama geçirilmesi amacı ile 2004 yılında kuruldu.

SKD’nin dört temel hedefi bulunuyor:

1-Sürdürülebilir Kalkınma kavramını iş dünyasına tanıtmak

2-Sürdürülebilir Kalkınma konusu ile ilgili örnek teşkil edecek iyi uygulamaların artmasını teşvik etmek, iş dünyasına tanıtılmasını sağlamak

3-Sürdürülebilir Kalkınma konusuna ilişkin politikaların oluşturulmasına katkı sağlamak

4-Sürdürülebilir Kalkınma konusunda altyapı ve araçların geliştirilmesi için çalışmalar yapmak

SKD, yukarıda belirtilen hedeflere ulaşmak için yürütülen tüm çalışmaları iş dünyası, kamu, üniversiteler, sivil toplum kuruluşları, belediyeler, yerel idareler ve sivil toplum kuruluşları ile iş birliği içinde yapıyor. SKD’nin öncelikli gündemini iş dünyasına örnek olarak, toplum, çevre ve ülke ekonomisi adına değer yaratacak projelerin gerçekleştirilmesi oluşturuyor. Dernek, Türkiye’nin sürdürülebilir kalkınma politikalarının belirlenmesine katkı sağlıyor. SKD, Dünya Sürdürülebilir Kalkınma İş Konseyi’nin (WBCSD) bir üyesi ve iş ortağı olarak Türkiye’yi uluslararası düzeyde de temsil ediyor. Birleşmiş Milletler ve bağlı kurumları, Dünya Bankası, Avrupa Komisyonu vb. düzenleyici ve yönlendirici konumdaki uluslararası kuruluşlar ile bilgi ve deneyim paylaşımı, ortak projelerde işbirliği yapıyor. SKD, sürdürülebilir kalkınma yaklaşımını benimseyen ve bu amaç doğrultusunda daha verimli çalışmalar yürütmek isteyen tüm kişi ve kuruluşları, deneyim ve birikimlerini dernek çatısı altında birleştirmeye davet ediyor. Genel merkezi İstanbul’da olan SKD’nin iş dünyasının önde gelen kuruluşlarından 40 üyesi bulunuyor.

www.tbcsd.org

Haberin Devamı
Advertisement
Yorum yap

Leave a Reply

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Haberler

Su kaynaklarımızı korumamıza yardımcı olacak yöntemler

Yayın tarihi

-

Yazar:

Su, dünyamızdaki yaşamın kaynağı ve canlı ekosisteminin hayatını devam ettirebilmesi için de ihtiyaç duyduğu en temel öğe. Dünyamızın milyonlarca yıldır sürdürdüğü ve kendi kendini temizleyerek canlılara hayat veren su döngüsü, yine insan etkisi ile son yıllarda iyice bozulmaya başladı. Bilinçsiz su kullanımı ve tüketimi, hızlı sanayileşme, büyüyen şehirler ve yanlış tarım uygulamaları gibi birçok farklı faktör suyumuzun kirlenmesine ve kendi içerisindeki döngüsünün bozulmasına yol açıyor. Yarattığımız bu kirliliğe ve su döngüsüne verdiğimiz zarara dur diyecek olan da yine bizleriz. 150 yılı aşkın köklü geçmişiyle müşterilerine hizmet veren Generali Sigorta, 22 Mart Dünya Su Günü’nde suyumuzu nasıl temiz tutabileceğimiz, israf etmeden kullanabileceğimiz ve koruyabileceğimize dair ipuçlarını paylaştı.

Atıklar doğrudan suya boşaltılmamalı

Suyumuzu en çok kirleten öğelerden birinin bilinçsiz ve kontrolsüz şekilde doğaya bırakılan atıklar olduğu biliniyor. En basit haliyle gün içerisinde mutfaktan boşaltılan ve suya karışan yemek artıkları, kullanılmış yağlar, suya atılan peçete ve kağıtlar, kanalizasyona dökülen atıklar doğrudan suya karışarak kirlenmesine neden oluyor. Bu da suyun temas ettiği toprağın kirlenmesi ve kendi içindeki dengesinin bozulmasına, aynı zamanda da bu suları tüketen evcil hayvan ya da insanların hastalanmasına yol açıyor. Atık kontrolünün hem bireysel hem de şirketler ya da kamu kurumları tarafından çok iyi yapılması, suyun korunması ve temiz tutulması için atılabilecek en önemli adımlardan.

Suyu boşa kullanımı engellenmeli

Suyumuz, hayatımızı devam ettirmemiz için ihtiyaç duyduğumuz en önemli kaynak. Bunun için de tek damlasının bile israf edilmemesi, boşa akıtılmaması ve kullanılmaması çok önemli. Özellikle evlerin içerisinde elde bulaşık yıkamak, el yıkarken ya da diş fırçalarken suyu boşa akıtmak, bozuk su tesisatlarını tamir ettirmemek, sık ve gereksiz yere araç yıkatmak, bahçe sulama gibi işlemler için damlama gibi etkin yöntemleri kullanmamak suyun israf edildiği örnekler arasında. Bu ve benzeri kullanım yanlışlarının da önüne geçerek suyumuzu koruma altına almak ise çok önemli.

Plastik kullanımından vazgeçilmeli

Suyumuzu en çok kirleten maddelerden biri de plastik. Günlük hayatımızda birçok noktada kullandığımız ve doğaya doğrudan zarar veren plastikler, suyun içerisinde yüzlerce yıl bozulmayarak kirletici özelliklerini koruyor. Bunun için plastik poşetler, şişe sular gibi ürünlerin kullanımının sıfıra indirilmesi gerekiyor. Doğaya bırakılan her bir plastik madde, canlı ekosistemini de doğrudan etkileyerek yaşam alanlarını tahrip ediyor.

Çevreyi kirleten ürünlerin kullanımı azaltılmalı

Gün içerisinde sıkça kullanılan, plastiğin yanı sıra geri dönüştürülemeyen farklı materyallerden oluşan ürünlerin kullanımı da suyumuzu kirleten unsurlar arasında. Deodorant, parfüm gibi ürünlerin hem üretimi hem de kullanımı sırasında yapılan hatalar da su kaynaklarının uzun vadede farklı kimyasallarla kirlenmesine neden oluyor. Yine buna benzer kişisel bakım ürünleri ve kozmetikler de suyun kirlenmesini sağlıyor. Bu ürünlerin kullanımı sonrasında yıkanması sırasında karışan kimyasal maddeler, su kaynaklarına ulaşarak doğanın dengesinin bozulmasına yol açıyor. Bunun için doğa dostu olan, sertifikalı ve kirlenmeyi azaltacak ürünlerin tercih edilmesi de etkili bir yöntem olabilir.

Deniz, göl ve nehirlerin temiz tutulması gerekiyor

Su döngüsünün en önemli parçalarından biri olan ve ana su kaynakları arasında da sayılan denizlerin, göllerin ve nehirlerin de kirletilmemesi ve korunması gerekiyor. Bu su kaynaklarına çöp atılmaması, var olan çöplerin temizlenmesi ve hiçbir şekilde atık karıştırılmaması suyun korunması için çok önemli. Özellikle su döngüsünün önemli bir parçası olan tatlı su kaynaklarının kirletilmemesi için bireysel olarak harekete geçilmesi canlı hayatın devamlılığı için de gerekli noktalardan biri olarak öne çıkıyor.

Pil atıklarına dikkat edilmesi

Günlük hayatta bir güç kaynağı olarak kullanılan piller, suyu ve toprağı kirleten en önemli maddeler arasında. İçerisinde bulunan cıva, kurşun, nikel gibi ağır metaller, atık olarak doğaya bırakıldıklarında uzunca bir süre kirlenmeye sebebiyet verebiliyor. Bu sebeple pillerin mutlaka toplanması, uygun alanlara atık olarak bırakılması, imha edilmesi ya da geri dönüştürülmesi gerekiyor. Pillerin suya hiçbir şekilde temas ettirilmemesi büyük önem taşıyor.

Haberin Devamı

Haberler

“KOBİ’ler sürdürülebilir büyüme açısından deprem kıskacında”

Yayın tarihi

-

Yazar:

TÜİK verilerine göre sayıları 3,4 milyonu aşan, istihdamın %71’ini, üretimin %37,3’ünü oluşturan, ekonomik katma değerin %35,5’ini tek başına sırtlanan KOBİ’ler finansmana erişimden dijitalleşmeye kadar çok sayıda sorunla karşı karşıya! KOBİ’lerin tam bir üretim ve istihdam ambarı olduğunu vurgulayan Ortak Akıl Danışmanlık CEO’su Dr. Yılmaz Sönmez, “Başta dijitalleşme olmak üzere küresel rekabetçilikte KOBİ’lerimizin elinin güçlendirilmesi gerekiyor. Ciro, katma değer ve teknolojik dönüşüm odaklı yapısal sorunlar, küresel riskler, deprem felaketinin görünen ve görünmeyen sonuçlarıyla birleştiğinde sürdürülebilir büyüme üzerindeki soru işaretlerini artırıyor” dedi.

Dünyada Covid-19 pandemisi ile başlayan, Rusya-Ukrayna savaşının tetiklediği enerji, gıda ve hammadde krizi ile derinleşen, enflasyon ve resesyon endişeleriyle tırmanan olayların gölgesinde kalan KOBİ’ler oldukça zorlu bir virajdan geçiyor. Dünya Ekonomik Forumu’nun Kasım 2022’de yayımladığı rapora göre, KOBİ’lerin karşılaştığı en büyük zorluklar; %67 hayatta kalma ve büyüme, %48 yeteneklere erişim, %34 şirket kültürünü ve değerlerini koruma, %25 teknolojik dönüşüm talebine karşılık verme ve %24 finansmana erişim olarak sıralanıyor.

Dünya ekonomisinin çarkları KOBİ’lerle dönüyor

Dünya ekonomisinin çarkların KOBİ’ler sayesinde döndüğünü belirten Ortak Akıl Danışmanlık CEO’su Dr. Yılmaz Sönmez, Türkiye’de KOBİ’lerin üretim ve istihdam ambarı olarak istihdamın %71’ini, cironun %44’ünü, üretim değerinin %37,3’ünü ve faktör maliyetiyle katma değerin %35,5’ini tek başına sırtlandığını söyledi. Dr. Yılmaz Sönmez, konuya ilişkin şu ifadelerde bulundu:

“En güncel TÜİK verilerine göre sayıları 3,4 milyonu aşan KOBİ’ler Türkiye’deki tüm girişimlerin %99,7’sini oluşturuyor. KOBİ’ler toplam ihracatımızın %30,4’ünü, ithalatın ise %14,7’sini gerçekleştirirken büyük şirketlerin ihracatı içerisindeki dolaylı paylarını kattığımızda sağlanan katma değer yine oldukça yüksek. KOBİ’lerin ihracatının %90,8’ini imalat sanayi ürünleri oluştururken, toplam AR-GE harcamalarının %27,1’ini KOBİ’ler üstlenmiş durumda. Bununla birlikte KOBİ’lerin %55,9’u düşük, %31’i orta-düşük teknoloji düzeyinde yer alırken, sadece %12,4’ü orta-yüksek ve %0,7’si yüksek teknoloji kapsamında sınıflandırılıyor. KOBİ’lerimizin ciro, katma değer ve teknolojik dönüşümde yaşadığı yapısal sorunlar küresel risklerle birleştiğinde sürdürülebilir büyüme üzerindeki soru işaretlerini artırıyor. Mevcut durumda KOBİ’lerimiz sürdürülebilir büyümenin bayraktarlığını yapabilmesi oldukça zor görünüyor”

Dijital Dönüşüm Şart

Türkiye’deki KOBİ’lerin finansmana erişimden dijitalleşmeye kadar çok sayıda yapısal sorunla mücadele ettiğine dikkat çeken Dr. Yılmaz Sönmez, “KOBİ’lerimizin %59,8’inin 2021 yılında en az bir kez siber ihlal olayı yaşadığını, %46,1’inin bilgi-iletişim uzmanı istihdam ettiğini, %6,2’sinin yapay zekadan faydalandığını ve imalat sanayindeki KOBİ’lerin sadece %21,6’sının endüstriyel robot kullandığını düşündüğümüzde başta dijitalleşme olmak üzere küresel rekabetçilikte KOBİ’lerimizin elinin güçlendirilmesi gerekiyor” dedi.

Deprem felaketi yapısal kırgınlıkları artıracak

Deprem felaketinin görünen ve görünmeyen sonuçlarının KOBİ’lerin yapısal kırılganlıklarını daha da artıracağını vurgulayan Dr. Yılmaz Sönmez, “Küresel ticarette %47,3 pay ile en büyük payı olan Avrupa’daki resesyon ile lojistik, tekstil, hazır giyim, tarım ve hayvancılık, mücevher, turizm gibi sektörlerde bölge kaynaklı tedarik zincirlerindeki aksama hatta kopma riskini de göz önünde bulundurduğumuzda KOBİ’ler için korkulu senaryolar kapıyı çalıyor. ‘İşleyen demir’ KOBİ’lerimiz küresel makro-ekonomik peyzaj zorlaştıkça ciddi bir direnç sınavından geçiyor” diye belirtti.

Yapısal sorunlar KOBİ’lerin sürdürülebilirliği için büyük tehdit

Türkiye’deki KOBİ’lerin küresel rekabette söz sahibi olmak ve sürdürülebilir büyüme dinamiklerini yakalamak için yeni yetenekler kazanması gerektiğine değinen Dr. Yılmaz Sönmez, konuyu şu sözlerle açıkladı: “KOBİ’lerin risk algısında tedarik zinciri kesintileri, siber olaylar ve makro-ekonomik gelişmelerden endişeli olduğu görülüyor. Allianz Risk Barometresi’ne göre dünyada 2023 yılı itibariyle orta ölçekli firmalar için en önemli risklerin başında %31 ile siber olaylar yer alıyor. Ardından %28 ile makro-ekonomik gelişmeler, %23 ile enerji krizi geliyor. Ülkemizdeki KOBİ’lerin yapısal sorunlarını düşündüğümüzde tablo bizim için biraz daha karamsar” dedi.

KOBİ’ler için yol haritası

Dr. Yılmaz Sönmez, KOBİ’leri krizlere karşı daha dirençli hale getirerek başarıya taşıyacak faktörleri şöyle sıraladı: “Fiziksel ve dijital varlıkları güvenceye alınması, tedarik alternatiflerini çeşitlendirilmesiyle tedarik süreçlerindeki kesintilerin önüne geçilebilir. Dijital ekonominin aktörleri arasına katılarak dijital uçurumun kapatılması küresel rekabete güç kazandırır. İç ve dış siber tehditlere karşı “asla rehavete kapılmayan ve sürekli doğrulayan” işletmeler yaratılmasıyla siber güvenlik bir tehdit olmaktan çıkar. Bunun için e-ticaretten bulut teknolojilere kadar tüm unsurları kapsayacak dijitalleşme senaryoları hazırlayarak entegre dijitalleşme benimsenmeli. Öte yandan aniden gelebilecek krizlere karşı mücadele edebilmek için daha fazla çeviklik elde etmek gerekiyor. İstihdamın başını çeken KOBİ’lerin istihdamda bir cazibe merkezine dönüşmesinin yolu genç yeteneklerin beklentisine uygun işyerleri inşa etmekten geçiyor. Bunun için de gençlerle empati kurulmalı!”

Haberin Devamı

Haberler

Google ve Endeavor Türkiye İş Birliğiyle AccelerateX Programı Başlıyor…

Yayın tarihi

-

Yazar:

Endeavor Türkiye ve Google iş birliğiyle gerçekleştirilen AccelerateX Programı, girişimlerini büyütmek isteyen girişimcilere yeni bir dünyanın kapılarını açıyor. Özel olarak tasarlanan içeriğiyle Endeavor ve Google uzman mentor ağına erişim imkanı sunan ücretsiz program, 3 aylık yoğun atölyeler ile girişimcilerin gelişimlerine destek oluyor.

Programa kabul edilen 12 start-up kurucusuna, hem Google hem de Endeavor Türkiye tarafından pek çok imkan sunuluyor. Girişimler, Google tarafından program girişimcilerine özel sağlanan reklam ve bulut hizmetine, pazarlama ve iletişim desteğine ve pek çok eğitime erişim imkanına sahip olacaklar.

Endeavor ise program boyunca girişimcilere, mentorlardan destek alma ve yatırımcılarla tanışma fırsatı sunacak. Girişimciler, program boyunca ve sonrasında Endeavor’ın Girişimci Seçim ve Destek ekibi tarafından yakın takibe alınarak Endeavor Yerel Seçim Panelleri’ne katılım önceliğine sahip olacak ve Endeavor Girişimcileri arasına katılma şansını yakalayacak.

Program boyunca strateji ve iş geliştirme atölyelerinde, konu uzmanları eşliğinde ürün, strateji, satış, pazarlama, İK, kültür ve globalleşme konuları ele alınacak. Girişimciler ayrıca, düzenlenen forumlarda diğer girişimlerle bir araya gelerek benzer aşama girişimlerin yaşadığı zorlukları tartışma ve birlikte iş geliştirme imkanına kavuşacaklar.

Programın sonunda ise girişimcileri yatırımcılarla buluşturacak Demo Day Etkinliği gerçekleştirilecek. Türkiye girişim ekosisteminin önemli temsilcilerinin davet edileceği Demo Day’de girişimciler, kendilerini tanıtma ve yatırım bulma yolunda önemli bir fırsat yakalayacaklar.

Teknoloji üreten ya da kullanan tüm girişimlere açık olan programa, kurulu bir şirketi olan ya da erken aşama ürününü pazara sunmuş, kurucu ortaklar dışında en az bir çalışanı bulunan, ekibinde bir teknoloji lideri olan ve İngilizce dil yeterliliğine sahip olan girişimciler katılabilecek. Detaylara https://panel.basinlistem.com/UrlRedirect.ashx?Mail=mesut@monetatanitim.com&MailID=23620046&url=https%3a%2f%2frsvp.withgoogle.com%2fevents%2facceleratex%2fhome sitesinden ulaşılabilir.

Programı değerlendiren Endeavor Türkiye Genel Sekreteri Aslı Kurul Türkmen, “Google gibi bir teknoloji lideriyle birlikte girişimcilere ulaşmaktan mutluyuz. Google deneyimi, mentor ağı, ürün ve eğitimleriyle girişimcilere globalleşme yönünde farklı olanaklar sunabileceğimizi düşünüyoruz. AccelerateX, büyümek isteyen girişimler için kaçırılmayacak bir fırsat” dedi.

Google Türkiye Reklam Pazarlama Müdürü Seçkin Tokgöz, ”Girişimler Türkiye ekonomisinin dijitalleşmesinde büyük öneme sahip. Biz de Google Türkiye olarak girişimcilik ekosistemi desteklemek adına bu alanda pek çok çalışma yürütüyor, kamu ve özel sektör paydaşlarımızla iş birliğinde bulunuyoruz. Girişimcilik alanında başarılı işlere imza atan Endeavor Türkiye ile AccelerateX Programı için bir araya geldiğimiz için mutluyuz. Hepimizi çok heyecanlandıran bu programla girişimlerin ve girişimcilerin ihtiyacı olan donanımları kazanmalarına yardımcı olacağımıza inanıyoruz.”dedi.

Detaylar ve başvuru için https://panel.basinlistem.com/UrlRedirect.ashx?Mail=mesut@monetatanitim.com&MailID=23620046&url=https%3a%2f%2frsvp.withgoogle.com%2fevents%2facceleratex%2fhome

Endeavor Türkiye Hakkında

Merkezi New York’ta olan, etkin girişimcileri destekleyen ve 33 ülkede faaliyet gösteren Endeavor Derneği, Türkiye’de 2006 yılından bu yana Yönetim Kurulu Üyeleri ve mentörlerinin desteğiyle büyüme aşamasındaki ScaleUp şirketleri tespit ederek büyümelerine ivme kazandırmaktadır. Tüm dünyadan 1700’den fazla girişimci ve 3200’den fazla mentörü ağında bulunduran Endeavor’ın, Türkiye’den seçilen 68 şirketi arasında Yemeksepeti, Insider, Gram Games ve son dönemde exit yapmış olan Peak Games, iyzico ve Foriba gibi başarılı şirketler bulunuyor. Detaylar için www.endeavor.org.tr‘yi ziyaret edebilirsiniz.

Haberin Devamı
Advertisement

Trendler

Copyright © 2011-2019 Moneta Tanıtım Organizasyon Reklamcılık Yayıncılık Tic. Ltd. Şti. - Canan Business Küçükbakkalköy Mah. Kocasinan Cad. Selvili Sokak No:4 Kat:12 Daire:78 Ataşehir İstanbul - T:0850 885 05 01 - info@monetatanitim.com