Connect with us

Geri Dönüşüm

INEVA Çevre Teknolojileri’nin Genel Müdürü Erman Çakal oldu

Published

on

2016 yılında katıldığı Coşkunöz Holding bünyesinde enerji geri kazanımına yönelik yenilikçi uygulamalar geliştiren INEVA Çevre Teknolojileri’nin yeni Genel Müdürü Erman Çakal oldu. Enerji sektöründe 15 yılı aşkın deneyimi bulunan Erman Çakal, atık bertarafından buhar enerjisi üreten ve 2020 yılında Kocaeli Bölgesi ile Gaziantep’te devreye alınacak tesisler ile ilk defa elektrik enerjisi üretimine başlamayı hedefleyen şirketin tüm operasyonlarından sorumlu olacak. Aynı zamanda Coşkunöz Holding’in enerji grubu şirketleri  ile mevcut ve potansiyel enerji projelerinin yönetimini de yürütecek.

Erman Çakal kimdir?

Ege Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü’nde lisans, Boğaziçi Üniversitesi İnşaat Mühendisliği’nde yüksek lisans eğitimini tamamlayan Erman Çakal, şu an Boğaziçi Üniversitesi’nde doktora eğitimine devam ediyor. Profesyonel kariyerine 2004 yılında Nurol İnşaat bünyesinde Ilısu Barajı ve HES Projesi’nde Proje Mühendisi olarak başlayan Çakal, 2006 yılında geçiş yaptığı Enerjisa şirketinde Kıdemli Mühendis ve Proje Müdür Yardımcılığı görevlerini yürüttü. 2011 yılında Alman Mühendislik ve Danışmanlık Şirketi Fitchner GmbH’de Kıdemli Proje Müdürü olarak görev yapmaya başlayan Erman Çakal, 2013 yılında Avusturyalı Enerji Fonu Enso GmbH bünyesinde yenilenebilir enerji kaynakları ile ilgili yatırım projelerinde Genel Müdür görevini üstlendi. 2016’da Arcor Enerji Sistemleri şirketinde Genel Müdür Yardımcısı ve Yönetim Kurulu Üyesi olarak çalışma hayatına devam eden Çakal, 2019 yılından günümüze kadar BHC Solar şirketinde yenilenebilir enerji kaynakları ile ilgili Yönetici Ortak olarak görev yaptı.

Continue Reading
Advertisement
Click to comment

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Geri Dönüşüm

Deniz yüzeyi temizleme araçları faaliyete geçti

Published

on

By

Deniz yüzeyi temizleme araçları faaliyete geçti

Türkiye’de lojistik sektörünün öncülerinden Globelink Ünimar, doğanın korunmasına dikkat çekmek amacıyla yeni bir adım atarak, Şile Belediyesi iş birliğiyle deniz yüzeyi temizleme araçlarını suyla buluşturdu. Şile’de iki farklı bölgeye konumlandırılan araçların, bölgedeki temizlik faaliyetlerine destek olması hedefleniyor.

30 yıla yaklaşan tecrübesiyle lojistik ve tedarik zinciri sektörünün öncüleri arasında yer alan Globelink Ünimar, sosyal sorumluluk alanında projeler geliştirmeye devam ediyor. İş süreçlerinde çevrenin ve doğal kaynakların korunmasını ön plana alan Globelink Ünimar, şimdi de Şile Belediyesi’yle ortaklaşa yürütülen proje kapsamında Şile’de deniz yüzeyinin temizlenmesi adına önemli bir adım attı. Bu kapsamda, 19 Nisan’da Globelink Ünimar İcra Kurulu Üyeleri Koray Çıtak, Selçuk Uray ve Pazarlama Süpervizörü Efe Çıvgın ile Şile Belediyesi İklim Değişikliği ve Sıfır Atık Müdürü Aydagül İpek Akyol’un katılımıyla gerçekleştirilen lansmanla birlikte kıyı ve deniz temizliği yapabilen insansız deniz yüzeyi temizleme araçları bölgedeki faaliyetlerine başladı. Her biri toplamda 120 litre katı 15 litre sıvı atık kapasitesine sahip olan iki araç Şile Belediyesi’nin destekleriyle çalışmaya devam edecek.

Deniz yüzeyi temizleme araçları faaliyete geçti

Proje kapsamında, Globelink Ünimar ve Şile Belediyesi’nin ortak çalışmaları sonucunda deniz yüzeyi temizleme araçlarının aktif olarak çalışacağı iki bölge belirlendi. Bu kapsamda, ilk aracın çalıştırılması için belediye tarafından etkinlikler, festivaller gibi önemli organizasyonlarda kullanılan ve birçok ziyaretçiye ev sahipliği yapan Şile Limanı seçildi. Ayrıca, turizm anlamında oldukça aktif bir alan olan Ağva oteller bölgesi de ikinci aracın konumlandırılacağı bölge oldu.

“Daha temiz bir çevre için çalışmaya devam edeceğiz”

Şile Belediyesi’yle gerçekleştirilen iş birliğine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Globelink Ünimar İcra Kurulu Üyesi Koray Çıtak, “Globelink Ünimar olarak, gelecek nesillere daha temiz ve yaşanabilir bir çevre bırakmak için projeler üretmeye ve değer yaratmaya devam ediyoruz. Bununla birlikte, topluma değer sağlayacak projeler için çeşitli kurum ve kuruluşlarla iş birliği yapmaya da devam ediyoruz. Bu kapsamda, Şile Belediyesi iş birliğiyle yürüttüğümüz projeyle deniz yüzeyi temizleme araçlarımızı suyla buluşturuyor olmaktan dolayı oldukça mutluyuz. Bu gelişmeyle birlikte iki bölgede aktif olan araçlarımızla daha temiz bir doğa için çalışmaya devam edeceğiz. Projenin ilerleyen dönemlerinde daha farklı başlıklarda iş birliğimizi kuvvetlendireceğiz. Değerli destekleri için Şile Belediyesi’ne teşekkür ediyoruz” diye konuştu.

“Daha yeşil bir çevre için yenilikçi çalışmalar yürütüyoruz.”

Globelink Ünimar ile gerçekleştirilen iş birliği ve projeye dair görüşlerini aktaran Şile Belediyesi İklim Değişikliği ve Sıfır Atık Müdürü Aydagül İpek Akyol, “Şile Belediyesi olarak, halkımıza daha temiz bir çevre sunabilmek  adına yoğun çaba sarf ediyoruz. Belediyemiz bünyesinde çalışan mesai arkadaşlarımızla da kendi sorumlu olduğumuz alan içerisinde daha yeşil bir çevre için yenilikçi çalışmalar yürütüyoruz. Şimdi de yaptığımız iş birliği doğrultusunda deniz yüzeyi temizleme araçlarının kullanıma geçirilmesinde ciddi mesai harcayan Globelink Ünimar’a bölgedeki deniz temizleme faaliyetlerine sunduğu katkılardan ötürü teşekkür ediyor, iş birliğimizin artarak devamını diliyoruz.” ifadelerini kullandı.

Continue Reading

Geri Dönüşüm

TK Elevator net sıfır karbon emisyonuna ulaşmayı hedefliyor

Published

on

By

Global kentsel mobilite lideri TK Elevator, düşük karbonlu bir gelecek için önemli adımlar atıyor.  ‘Net Sıfır’a ulaşmak için karbon emisyonlarını azaltmayı hedefleyen şirket, bu doğrultuda “Business Ambition for 1.5°C” kampanyasını destekliyor.

TK Elevator CEO’su Peter Walker, “TK Elevator olarak küresel ısınmayı durdurmak için net sıfır hedefi doğrultusunda çalışmalarımızı yürütüyoruz. Bu amaca yönelik uluslararası organizasyonları ve kampanyaları destekliyoruz. Verdiğimiz sözü yerine getirmek için attığımız somut adımlardan biri de doğrudan ve dolaylı emisyonlarımızın azaltılması” dedi.

TK Elevator, net sıfır emisyonuna ulaşmak için somut adımlar atıyor

TK Elevator, Haziran 2020’de, faaliyetlerine ilişkin emisyonları azaltma hedeflerini açıkladı. Bu bağlamda, karbon ayak izini yüzde 25 oranında ve 2040 yılına kadar ise yüzde 50 oranında azaltmayı hedefliyor. Şirket bu hedefle CO2 emisyonlarının yarısından fazlasına yol açan araç filosunu dönüştürecek. TK Elevator aynı zamanda, yenilenebilir kaynakları daha fazla kullanarak, tesislerinden kaynaklanan emisyonları da önemli ölçüde düşürecek. Enerji verimliliğinde; kaynakların verimli kullanılması ve döngüsel ekonomi prensipleri, TKE’nin emisyon azaltma hedeflerinde odak noktaları olacak.

TK Elevator 2020 yılında da Carbon Disclosure Project  tarafından onaylandı

TK Elevator, emisyonları azaltma, iklim risklerini azaltma ve düşük karbonlu ekonomi geliştirme konusundaki çalışmalarıyla Carbon Disclosure Project (Karbon Saydamlık Projesi) (CDP) tarafından da onaylandı. TK Elevator, 2020 yılında CDP tarafından puanlanan toplam 9 bin 600 şirket arasından prestijli CDP “A” listesine layık görülen birkaç yüksek performanslı şirketten biri oldu. Yüksek CDP puanı; çevresel amaç ile eylemler, bunlarla ilgili şeffaflık ve yönetim konularında şirketin liderlik konumunu pekiştirmeye devam ediyor.

Continue Reading

Geri Dönüşüm

Avrupa Yeşil Mutabakatı- İklim Nötr Hedefi İçin İş Dünyası Çabaları webinarında gündeme getirildi

Published

on

By

AB Türkiye Delegasyonu tarafından, TÜSİAD, UNDP Türkiye, TURKONFED ve TİSK işbirliği ile düzenlenen “Avrupa Yeşil Mutabakatı-İklim Nötr Hedefi için İş Dünyası Çabaları” webinarı,  Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum’un katılımıyla 3 Haziran 2021 tarihinde gerçekleşti.

Webinar’da, Avrupa Yeşil Mutabakatı’nın temel mesajlarının iletilmesinin yanı sıra, şirketlerin iklim eylemine yönelik ilham olacak iyi uygulama örneklerinin sunulması hedeflendi. Etkinliğin açılış konuşmaları TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Simone Kaslowski, AB Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Nikolas Meyer-Landrut, UNDP Türkiye Temsilcisi Louisa Vinton ve TURKONFED Başkanı Orhan Turan tarafından yapıldı.

Kaslowski: Yeşil mutabakata uyumun ve yeşil dönüşümün AB ve Türkiye arasında siyasi olumlu gündem kapsamında önemli bir başlık oluşturacağını değerlendiriyoruz.

TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Kaslowski: “TÜSİAD olarak, her vesileyle iklim değişikliğinden en fazla etkilenen coğrafyalardan birinde olan ülkemiz için iklimi dikkate alan yaklaşımın bir tercih değil bir gereklilik olduğunu vurguluyoruz. 2017 yılında Paris Anlaşması’nı stratejik bir öncelik olarak belirlediğimiz iklim tutum belgemizi, küresel ve ulusal gelişmeleri dikkate alarak güncelliyoruz.

COP 26 öncesinde Paris Anlaşmasına taraf olma süreci tamamlanmalıdır. Sanayimizin sürdürülebilirlik uygulamalarını içşelleştirmesine yönelik gelişmeler; yenilenebilir enerji ve enerji verimliliği potansiyelinin artan oranda hayata geçirilmesine yönelik tedbirler; sürdürülebilir finansman alanında geliştirilen mekanizmalar iklim değişikliği ile mücadeledeki kararlılığımızın göstergeleridir. Bu çabanın uluslararası güçlü mutabakatın aktif bir tarafı olarak sürdürülmesi önemlidir. Bu sürecin kapsamlı ve 2050 yılına yönelik karbon nötr hedef içeren bir yol haritası ile desteklenmesi yatırım ortamının öngörülebilirliği açısından da kritik bir adım olacaktır. Bu yol haritası iklim değişikliği ile mücadele ve uyum yönünde yatırımların finansmana erişim kanalları açısından da güçlü bir çerçeve olacaktır.

Çevresel, toplumsal ve ekonomik sürdürülebilirlik için bütüncül tedbirleri bir an önce ele alarak küresel düzeyde şekillenen yeşil ekonomiye yönelik dönüşümün parçası olabiliriz.

Yeşil mutabakata uyumun ve yeşil dönüşümün AB ve Türkiye arasında siyasi olumlu gündem kapsamında önemli bir başlık oluşturacağını değerlendiriyoruz. Dolayısıyla yeşil ve dijital dönüşüm alanında kamu-özel sektör işbirlikleri ve iklim değişikliği ile mücadele alanında üst düzey diyalog mekanizmalarının oluşturulması yönündeki önerileri önemsiyoruz.”

Webinarda, iş dünyasından iyi örnek uygulamalarının sunulduğu bir panel oturumu yer aldı.ModeratörlüğünüTÜSİAD Enerji ve Çevre Yuvarlak Masa Başkanı Cevdet Alemdar’ın yaptığı panelde TÜSİAD üye şirketlerinden olan Arçelik AŞ’nin Sürdürülebilirlik Müdürü Özlem Ünlüer ile Kordsa’nın Kurumsal Marka ve İletişim ve Sürdürülebilirlik Müdürü Nevra Aydoğan konuşmacılar arasında yer aldı.

Alemdar: Çevre, ekonomi, sanayi ve enerji politikalarında köklü bir değişime gidilmesi gereğinin bilincinde olarak; dönüşümü başarmak, öncü ve örnek olmak için sorumluluk alıyoruz.

Cevdet Alemdar : “TÜSİAD olarak tüm çalışmalarımızda, çevre, ekonomi, sanayi ve enerji politikalarını bütünsel olarak ele almaya özen gösteriyoruz. İş dünyası olarak karşılaştığımız en derin risklerden biri olan iklim değişikliğini 1,5 derece artış seviyelerinde sınırlamak için, bu dört alanın tamamında köklü bir değişime gidilmesi gerektiğinin bilincindeyiz. Bu dönüşümü başarmak, öncü ve örnek olmak için sorumluluk alıyoruz, çözüm üretiyoruz. Ülkelere baktığımızda ise, bu değişimi en kapsamlı şekilde ele alan coğrafya olan Avrupa Birliği’ni takiben Japonya, İngiltere, Çin ardı ardına karbon-nötr mesajı veriyorlar. Küresel anlamda “iklim diplomasisinin” tarihte hiç görülmemiş düzeyde yoğunlaştığını görüyoruz. Diğer taraftan uluslararası ticaret Avrupa Birliği Yeşil Mutabakatı ekseninde yeniden şekilleniyor. Tüm bu gelişmeleri ülkemizin lehine değerlendirebilmek adına, tarihteki en kritik taraflar konferanslarından biri olmaya aday COP 26 öncesinde, ülke olarak mesajlarımızı netleştirmeye her zamankinden daha çok ihtiyaç duyuyoruz.”

Toplantıda, TÜSİAD Çevre ve İklim Değişikliği Çalışma Grubu Başkanı Fatih Özkadı, yeni iklim rejimi çerçevesinde yeşil ekonomik büyüme modelinin Türkiye ekonomisine etkileri ve TÜSİAD çalışmalarının sonuçlarına yönelik bir sunum gerçekleştirdi.

Özkadı sunumunda şu ifadelere yer verdi:

“TÜSİAD’ın “Ekonomik Göstergeler Merceğinden Yeni İklim Rejimi Raporu”na göre, ülkemizde hayata geçirilecek bir emisyon ticaret sistemi sonucunda elde edilecek fonun, gerekli yeşil yatırımlara ayrılması durumunda, 2030’da milli gelire pozitif katkı sağlanabileceği değerlendirilmektedir. Yenilenebilir enerji ve enerji verimliliğinin merkeze alındığı böyle bir modelde, ülkemiz hem AB standartlarında bir iklim politikası izlerken, aynı zamanda ekonomisinin dönüşümünü hayata geçirmesi mümkün olabilecektir. Böylece AB’nin büyüme stratejisi olarak duyurduğu Avrupa Yeşil Mutabakatı Türkiye için, sürdürülebilir kalkınmayı hedefleyen bir dönüşümün aracı olarak yepyeni bir fırsat olarak değerlendirilebilir. Bu doğrultuda, önümüzdeki dönemde, yeşil dönüşüme yönelik hazırlanacak kapsamlı bir yol haritası, AB ile Gümrük Birliği’nin hızlandırdığı dönüşümde sektörlerimizin küresel rekabet gücünü daha da artıracak, yatırım ortamında öngörülebilirliğin tesis edilmesine de katkı sağlayacaktır.”

Continue Reading

Yorumlar

  • {{{ review.rating_post_title }}}
    User Avatar
    {{{ review.rating_title }}}

    {{{review.rating_comment | sstr | nl2br}}}

    Show

Trendler