Connect with us

Haberler

Anel, 8. Uluslararası Havalimanı Projesi için Mashreq Bank ile el sıkıştı

Yayın tarihi

-

Yüzde 100 Türk sermayeli mühendislik şirketi Anel, Körfez bölgesinde edindiği tecrübe ve güvenilirliği neticesinde, herhangi bir Türk bankasının kontr garantisine ihtiyaç duyulmaksızın, Birleşik Arap Emirlikleri’nin önde gelen finans kuruluşlarından biri olan Mashreq Bank ile 106 Milyon Dolarlık (AED 392 Mn) finansman paketi imzaladı.

Mashreq Bank tarafından Anel’e sağlanan 106 milyon dolar tutarındaki finansman paketinin imza töreni, Anel Elektrik Yönetim Kurulu Üyesi Bülent Batukan ve Mashreq Bank yetkililerinin katılımıyla Dubai’de gerçekleşti.

Elektrik altyapısı Türk mühendislik şirketi Anel tarafından gerçekleştirilen ve yakın zamanda hizmete açılması beklenen Katar Yeni Doha Uluslararası Havalimanı da geçtiğimiz günlerde tamamlanmıştı.

2013 yılında üstlendiği ve devam etmekte olan projeleriyle birlikte iş hacmi yaklaşık 1,2 Milyar Doları bulan Anel Elektrik Yönetim Kurulu Üyesi Bülent Batukan gerek Türkiye’de gerekse yurtdışında aldıkları büyük ölçekli işlerle, şirketin ekonomik varlığını arttırmaya devam ettiklerini belirtti.

Bülent Batukan; “Biz Anel olarak 27 yıldır, büyük ölçekli konut projelerinden, hastanelere; teknoloji merkezlerinden, uluslararası havalimanlarına kadar her biri ayrı mühendislik yetkinliği gerektiren birçok projeye imza attık. Yüksek mühendislik kalitesi ile tamamladığımız nitelikli projeler önemli bir elektromekanik taahhüt oyuncusu olarak yurtiçinde ve yurtdışında tercih edilirliğimizi sağlıyor. Yürütmekte olduğumuz projelerin %80’e yakınını daha önce çalıştığımız müşterilerimizden aldığımız işler oluşturuyor. Bu durum hizmet kalitesindeki iddiamızı destekliyor. Anel Elektrik olarak 2012 yılında imzalamış olduğumuz 471mn usd tutarındaki yeni proje kontratları ile  2016 yılı sonuna kadar yaklaşık 600 mn usd büyüklüğündeki backlog seviyelerine ulaştık. Elektrik altyapı işlerini aldığımız Abu Dhabi Uluslararası Havalimanı, Abu Dhabi’nin ticari ve turistik büyümesini sürdürebilmek için Emirlik çapında bir stratejinin sonucu. Önümüzdeki yıllarda artacağı beklenen talebi dünya standartlarında servis kalitesi ile karşılayabilmek amacı ile oluşmuş bu proje aynı zamanda Abu Dhabi Hükümeti’nin 2030 planının bir parçası. Yıllık 27 milyon yolcu kapasiteli bu yeni terminal binası, 703,000 metrekarelik büyüklüğü ile kilometrelerce uzaklıktan bile görülebilecek ve bölgedeki en etkileyici mimari yapılardan biri olacak.” dedi.  Türk mühendisliğini dünyaya ihraç ettiklerinin altını çizen Batukan sözlerine şöyle devam etti: “Biz bir Türk firması olarak uluslararası alanda dahil olduğumuz başarılı projelerde ülkemiz adına çok büyük gurur duyuyoruz. Dünya standartlarında servis kalitesi taahhüdü ile başlanan Abu Dhabi Uluslararası Havalimanı projesini de yine Anel’e yakışır şekilde tamamlayacağız.”

Mashreq Bank hakkında;

Dubai merkezli bir Umman bankası olan Mashreq Bank 1967 yılında kuruldu ve bugün Birleşik Arap Emirlikleri’nin önde gelen finans kuruluşlarından biri oldu.

Ülkenin vizyonunu besleyen önemli finans kaynaklarından biri olan Mashreq Bank, Birleşik Arap Emirlikleri’nin büyümesi için katkı sağlayacak Abu Dhabi Havalimanı projesini de destekliyor. Bu çerçevede yüzde 100 Türk şirketi Anel Elektrik’e de herhangi bir Türk bankası kontr garantisi olmadan yüksek rakamlı bir kredi temin etti. 106 Milyon Dolarlık bu kredi, özellikle körfez bölgesi iş hacmi ve şirketin güvenirliğini ön plana çıkardığı için önem kazanıyor.

Abu-Dhabi Uluslararası Havalimanı hakkında:

Abu Dhabi Uluslararası Havalimanı terminali, şehrin bir iş ve turizm merkezi olarak büyümesini sağlamak amacıyla, Abu Dhabi’nin 2030 yılı projeksiyonunun bir parçası olarak tasarlanmıştır ve 2017 yılında tamamlanması hedeflenmektedir. Bu proje hükümetin Abu Dhabi’yi turizm merkezi haline getirebilmek için hazırladığı önemli parçalardan biridir.

Abu Dhabi’nin en büyük binası olacak ve 703 bin metrekare alana kurulacak MTC terminal binası, öncelikli geçit olacak ve ülkenin ulusal taşıyıcılığına yapan Etihad Airways’e de ev sahipliği yapacak.

MCT binası Abu Dabi’nin en büyük ve mimari olarak en görkemli binası olarak tasarlanmış. Yapılacak olan yeni bina orta saha terminali olarak seçildiği için havaalanındaki iki pist arasında yer almakta.

MTC Terminali inşaatı Abu Dhabi Uluslararası Havalimanı geliştirme projesinde önemli bir adım olarak kabul ediliyor. Genişleme projesinin başladığı 2006 yılından bu yana, 2008 yılında 4.100 metre uzunluğunda ve 60 metre çapında bir pist ile F A-380 uçaklarının kontrol edilebileceği bir pist inşa edilmiş. Şu anda Etihad Airways için hizmet veren ve 2008 yılında açılan 3.terminal 33 Chek-in kontuarına ve 70 bin metrekarelik bir alana sahip.

Yeni Abu-Dhabi terminali yolcu yürüme mesafesini minimuma indirmek ve uçak park alanını maksimuma çıkarmak için tasarlanmıştır. X şeklinde mimarisi olan terminalin planına geniş analizler sonucunda karar verilmiştir. 39 kapısı bulunan terminalin kapı sayısı 49’a kadar genişletilebiliyor.

 

Anel Elektrik tarafından tamamlanan işlerden bazıları:

Havalimanları: Katar Yeni Doha Havalimanı, Mısır Kahire Havalimanı, Gürcistan Batum ve Tiflis Havalimanları, İstanbul Atatürk, İzmir Adnan Menderes, Ankara Esenboğa Havalimanları

Kültür ve Spor Tesisleri: Katar Kongre Merkezi, Vehbi Koç Vakfı Eğitim ve Kültür Merkezi, Garanti Kültür Merkezi

Oteller: İstanbul Four Seosons Hotel Bosphorus, İstanbul Shangri La Hotel, İstanbul Wyndham Hotel, Hilton Otelleri( Kütahya, Konya, Urfa,Mardin)

Alışveriş Merkezleri: Marmara Forum AVM, İstanbul Forum AVM, Kuyumcukent

Endüstriyel Binalar: Ford Otosan Gölcük Fabrikası,

İş Merkezleri: BP Bakü Merkez Ofis Binası, Anel İş Merkezi, Al Handasa Kompleks ( Katar ), Al Reem Tower (Katar), Sun Plaza,HSBC Genel Müdürlük Binası, Aygaz Genel Müdürlük Binası

Teknolojik Binalar: Sabancı Üniversitesi Nano Teknoloji Merkezi, Gürcistan, Merkez Referans Laboratuvarı, Turkcell Kartal ve Maltepe ve 17 Operasyon Merkezi

Konut Projeleri: Büyükhanlı Beşiktaş ve Akatlar Rezidansları, Kasaba Villaları

Devam Eden İşlerden Bazıları:

  • Marmaray Batırma Tüp Tünel Projesi,
  • Hamad Sağlık Kenti Katar( Hamad Medical City),
  • İŞ GYO Tuzla Teknoloji ve Operasyon Merkezi,
  • Ford Otosan Yeniköy Fabrikası,
  • 42 Maslak Karma Projesi,
  • Gaziantep Forum AVM,
  • Mekke Tren İstasyonu,
  • Ormanada,
  • Marriot Hotel Rusya,
  • Gazprom Kış Sporları Merkezi Rusya.

Yeni Alınan İşler:

  • Abu Dhabi Uluslararası Havalimanı
  • Tekfen Bakü Olimpik Stadı
  • Katar Doha Araştırma ve Geliştirme Kompleksi

Haberin Devamı
Advertisement
Yorum yap

Leave a Reply

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Haberler

Su kaynaklarımızı korumamıza yardımcı olacak yöntemler

Yayın tarihi

-

Yazar:

Su, dünyamızdaki yaşamın kaynağı ve canlı ekosisteminin hayatını devam ettirebilmesi için de ihtiyaç duyduğu en temel öğe. Dünyamızın milyonlarca yıldır sürdürdüğü ve kendi kendini temizleyerek canlılara hayat veren su döngüsü, yine insan etkisi ile son yıllarda iyice bozulmaya başladı. Bilinçsiz su kullanımı ve tüketimi, hızlı sanayileşme, büyüyen şehirler ve yanlış tarım uygulamaları gibi birçok farklı faktör suyumuzun kirlenmesine ve kendi içerisindeki döngüsünün bozulmasına yol açıyor. Yarattığımız bu kirliliğe ve su döngüsüne verdiğimiz zarara dur diyecek olan da yine bizleriz. 150 yılı aşkın köklü geçmişiyle müşterilerine hizmet veren Generali Sigorta, 22 Mart Dünya Su Günü’nde suyumuzu nasıl temiz tutabileceğimiz, israf etmeden kullanabileceğimiz ve koruyabileceğimize dair ipuçlarını paylaştı.

Atıklar doğrudan suya boşaltılmamalı

Suyumuzu en çok kirleten öğelerden birinin bilinçsiz ve kontrolsüz şekilde doğaya bırakılan atıklar olduğu biliniyor. En basit haliyle gün içerisinde mutfaktan boşaltılan ve suya karışan yemek artıkları, kullanılmış yağlar, suya atılan peçete ve kağıtlar, kanalizasyona dökülen atıklar doğrudan suya karışarak kirlenmesine neden oluyor. Bu da suyun temas ettiği toprağın kirlenmesi ve kendi içindeki dengesinin bozulmasına, aynı zamanda da bu suları tüketen evcil hayvan ya da insanların hastalanmasına yol açıyor. Atık kontrolünün hem bireysel hem de şirketler ya da kamu kurumları tarafından çok iyi yapılması, suyun korunması ve temiz tutulması için atılabilecek en önemli adımlardan.

Suyu boşa kullanımı engellenmeli

Suyumuz, hayatımızı devam ettirmemiz için ihtiyaç duyduğumuz en önemli kaynak. Bunun için de tek damlasının bile israf edilmemesi, boşa akıtılmaması ve kullanılmaması çok önemli. Özellikle evlerin içerisinde elde bulaşık yıkamak, el yıkarken ya da diş fırçalarken suyu boşa akıtmak, bozuk su tesisatlarını tamir ettirmemek, sık ve gereksiz yere araç yıkatmak, bahçe sulama gibi işlemler için damlama gibi etkin yöntemleri kullanmamak suyun israf edildiği örnekler arasında. Bu ve benzeri kullanım yanlışlarının da önüne geçerek suyumuzu koruma altına almak ise çok önemli.

Plastik kullanımından vazgeçilmeli

Suyumuzu en çok kirleten maddelerden biri de plastik. Günlük hayatımızda birçok noktada kullandığımız ve doğaya doğrudan zarar veren plastikler, suyun içerisinde yüzlerce yıl bozulmayarak kirletici özelliklerini koruyor. Bunun için plastik poşetler, şişe sular gibi ürünlerin kullanımının sıfıra indirilmesi gerekiyor. Doğaya bırakılan her bir plastik madde, canlı ekosistemini de doğrudan etkileyerek yaşam alanlarını tahrip ediyor.

Çevreyi kirleten ürünlerin kullanımı azaltılmalı

Gün içerisinde sıkça kullanılan, plastiğin yanı sıra geri dönüştürülemeyen farklı materyallerden oluşan ürünlerin kullanımı da suyumuzu kirleten unsurlar arasında. Deodorant, parfüm gibi ürünlerin hem üretimi hem de kullanımı sırasında yapılan hatalar da su kaynaklarının uzun vadede farklı kimyasallarla kirlenmesine neden oluyor. Yine buna benzer kişisel bakım ürünleri ve kozmetikler de suyun kirlenmesini sağlıyor. Bu ürünlerin kullanımı sonrasında yıkanması sırasında karışan kimyasal maddeler, su kaynaklarına ulaşarak doğanın dengesinin bozulmasına yol açıyor. Bunun için doğa dostu olan, sertifikalı ve kirlenmeyi azaltacak ürünlerin tercih edilmesi de etkili bir yöntem olabilir.

Deniz, göl ve nehirlerin temiz tutulması gerekiyor

Su döngüsünün en önemli parçalarından biri olan ve ana su kaynakları arasında da sayılan denizlerin, göllerin ve nehirlerin de kirletilmemesi ve korunması gerekiyor. Bu su kaynaklarına çöp atılmaması, var olan çöplerin temizlenmesi ve hiçbir şekilde atık karıştırılmaması suyun korunması için çok önemli. Özellikle su döngüsünün önemli bir parçası olan tatlı su kaynaklarının kirletilmemesi için bireysel olarak harekete geçilmesi canlı hayatın devamlılığı için de gerekli noktalardan biri olarak öne çıkıyor.

Pil atıklarına dikkat edilmesi

Günlük hayatta bir güç kaynağı olarak kullanılan piller, suyu ve toprağı kirleten en önemli maddeler arasında. İçerisinde bulunan cıva, kurşun, nikel gibi ağır metaller, atık olarak doğaya bırakıldıklarında uzunca bir süre kirlenmeye sebebiyet verebiliyor. Bu sebeple pillerin mutlaka toplanması, uygun alanlara atık olarak bırakılması, imha edilmesi ya da geri dönüştürülmesi gerekiyor. Pillerin suya hiçbir şekilde temas ettirilmemesi büyük önem taşıyor.

Haberin Devamı

Haberler

“KOBİ’ler sürdürülebilir büyüme açısından deprem kıskacında”

Yayın tarihi

-

Yazar:

TÜİK verilerine göre sayıları 3,4 milyonu aşan, istihdamın %71’ini, üretimin %37,3’ünü oluşturan, ekonomik katma değerin %35,5’ini tek başına sırtlanan KOBİ’ler finansmana erişimden dijitalleşmeye kadar çok sayıda sorunla karşı karşıya! KOBİ’lerin tam bir üretim ve istihdam ambarı olduğunu vurgulayan Ortak Akıl Danışmanlık CEO’su Dr. Yılmaz Sönmez, “Başta dijitalleşme olmak üzere küresel rekabetçilikte KOBİ’lerimizin elinin güçlendirilmesi gerekiyor. Ciro, katma değer ve teknolojik dönüşüm odaklı yapısal sorunlar, küresel riskler, deprem felaketinin görünen ve görünmeyen sonuçlarıyla birleştiğinde sürdürülebilir büyüme üzerindeki soru işaretlerini artırıyor” dedi.

Dünyada Covid-19 pandemisi ile başlayan, Rusya-Ukrayna savaşının tetiklediği enerji, gıda ve hammadde krizi ile derinleşen, enflasyon ve resesyon endişeleriyle tırmanan olayların gölgesinde kalan KOBİ’ler oldukça zorlu bir virajdan geçiyor. Dünya Ekonomik Forumu’nun Kasım 2022’de yayımladığı rapora göre, KOBİ’lerin karşılaştığı en büyük zorluklar; %67 hayatta kalma ve büyüme, %48 yeteneklere erişim, %34 şirket kültürünü ve değerlerini koruma, %25 teknolojik dönüşüm talebine karşılık verme ve %24 finansmana erişim olarak sıralanıyor.

Dünya ekonomisinin çarkları KOBİ’lerle dönüyor

Dünya ekonomisinin çarkların KOBİ’ler sayesinde döndüğünü belirten Ortak Akıl Danışmanlık CEO’su Dr. Yılmaz Sönmez, Türkiye’de KOBİ’lerin üretim ve istihdam ambarı olarak istihdamın %71’ini, cironun %44’ünü, üretim değerinin %37,3’ünü ve faktör maliyetiyle katma değerin %35,5’ini tek başına sırtlandığını söyledi. Dr. Yılmaz Sönmez, konuya ilişkin şu ifadelerde bulundu:

“En güncel TÜİK verilerine göre sayıları 3,4 milyonu aşan KOBİ’ler Türkiye’deki tüm girişimlerin %99,7’sini oluşturuyor. KOBİ’ler toplam ihracatımızın %30,4’ünü, ithalatın ise %14,7’sini gerçekleştirirken büyük şirketlerin ihracatı içerisindeki dolaylı paylarını kattığımızda sağlanan katma değer yine oldukça yüksek. KOBİ’lerin ihracatının %90,8’ini imalat sanayi ürünleri oluştururken, toplam AR-GE harcamalarının %27,1’ini KOBİ’ler üstlenmiş durumda. Bununla birlikte KOBİ’lerin %55,9’u düşük, %31’i orta-düşük teknoloji düzeyinde yer alırken, sadece %12,4’ü orta-yüksek ve %0,7’si yüksek teknoloji kapsamında sınıflandırılıyor. KOBİ’lerimizin ciro, katma değer ve teknolojik dönüşümde yaşadığı yapısal sorunlar küresel risklerle birleştiğinde sürdürülebilir büyüme üzerindeki soru işaretlerini artırıyor. Mevcut durumda KOBİ’lerimiz sürdürülebilir büyümenin bayraktarlığını yapabilmesi oldukça zor görünüyor”

Dijital Dönüşüm Şart

Türkiye’deki KOBİ’lerin finansmana erişimden dijitalleşmeye kadar çok sayıda yapısal sorunla mücadele ettiğine dikkat çeken Dr. Yılmaz Sönmez, “KOBİ’lerimizin %59,8’inin 2021 yılında en az bir kez siber ihlal olayı yaşadığını, %46,1’inin bilgi-iletişim uzmanı istihdam ettiğini, %6,2’sinin yapay zekadan faydalandığını ve imalat sanayindeki KOBİ’lerin sadece %21,6’sının endüstriyel robot kullandığını düşündüğümüzde başta dijitalleşme olmak üzere küresel rekabetçilikte KOBİ’lerimizin elinin güçlendirilmesi gerekiyor” dedi.

Deprem felaketi yapısal kırgınlıkları artıracak

Deprem felaketinin görünen ve görünmeyen sonuçlarının KOBİ’lerin yapısal kırılganlıklarını daha da artıracağını vurgulayan Dr. Yılmaz Sönmez, “Küresel ticarette %47,3 pay ile en büyük payı olan Avrupa’daki resesyon ile lojistik, tekstil, hazır giyim, tarım ve hayvancılık, mücevher, turizm gibi sektörlerde bölge kaynaklı tedarik zincirlerindeki aksama hatta kopma riskini de göz önünde bulundurduğumuzda KOBİ’ler için korkulu senaryolar kapıyı çalıyor. ‘İşleyen demir’ KOBİ’lerimiz küresel makro-ekonomik peyzaj zorlaştıkça ciddi bir direnç sınavından geçiyor” diye belirtti.

Yapısal sorunlar KOBİ’lerin sürdürülebilirliği için büyük tehdit

Türkiye’deki KOBİ’lerin küresel rekabette söz sahibi olmak ve sürdürülebilir büyüme dinamiklerini yakalamak için yeni yetenekler kazanması gerektiğine değinen Dr. Yılmaz Sönmez, konuyu şu sözlerle açıkladı: “KOBİ’lerin risk algısında tedarik zinciri kesintileri, siber olaylar ve makro-ekonomik gelişmelerden endişeli olduğu görülüyor. Allianz Risk Barometresi’ne göre dünyada 2023 yılı itibariyle orta ölçekli firmalar için en önemli risklerin başında %31 ile siber olaylar yer alıyor. Ardından %28 ile makro-ekonomik gelişmeler, %23 ile enerji krizi geliyor. Ülkemizdeki KOBİ’lerin yapısal sorunlarını düşündüğümüzde tablo bizim için biraz daha karamsar” dedi.

KOBİ’ler için yol haritası

Dr. Yılmaz Sönmez, KOBİ’leri krizlere karşı daha dirençli hale getirerek başarıya taşıyacak faktörleri şöyle sıraladı: “Fiziksel ve dijital varlıkları güvenceye alınması, tedarik alternatiflerini çeşitlendirilmesiyle tedarik süreçlerindeki kesintilerin önüne geçilebilir. Dijital ekonominin aktörleri arasına katılarak dijital uçurumun kapatılması küresel rekabete güç kazandırır. İç ve dış siber tehditlere karşı “asla rehavete kapılmayan ve sürekli doğrulayan” işletmeler yaratılmasıyla siber güvenlik bir tehdit olmaktan çıkar. Bunun için e-ticaretten bulut teknolojilere kadar tüm unsurları kapsayacak dijitalleşme senaryoları hazırlayarak entegre dijitalleşme benimsenmeli. Öte yandan aniden gelebilecek krizlere karşı mücadele edebilmek için daha fazla çeviklik elde etmek gerekiyor. İstihdamın başını çeken KOBİ’lerin istihdamda bir cazibe merkezine dönüşmesinin yolu genç yeteneklerin beklentisine uygun işyerleri inşa etmekten geçiyor. Bunun için de gençlerle empati kurulmalı!”

Haberin Devamı

Haberler

Google ve Endeavor Türkiye İş Birliğiyle AccelerateX Programı Başlıyor…

Yayın tarihi

-

Yazar:

Endeavor Türkiye ve Google iş birliğiyle gerçekleştirilen AccelerateX Programı, girişimlerini büyütmek isteyen girişimcilere yeni bir dünyanın kapılarını açıyor. Özel olarak tasarlanan içeriğiyle Endeavor ve Google uzman mentor ağına erişim imkanı sunan ücretsiz program, 3 aylık yoğun atölyeler ile girişimcilerin gelişimlerine destek oluyor.

Programa kabul edilen 12 start-up kurucusuna, hem Google hem de Endeavor Türkiye tarafından pek çok imkan sunuluyor. Girişimler, Google tarafından program girişimcilerine özel sağlanan reklam ve bulut hizmetine, pazarlama ve iletişim desteğine ve pek çok eğitime erişim imkanına sahip olacaklar.

Endeavor ise program boyunca girişimcilere, mentorlardan destek alma ve yatırımcılarla tanışma fırsatı sunacak. Girişimciler, program boyunca ve sonrasında Endeavor’ın Girişimci Seçim ve Destek ekibi tarafından yakın takibe alınarak Endeavor Yerel Seçim Panelleri’ne katılım önceliğine sahip olacak ve Endeavor Girişimcileri arasına katılma şansını yakalayacak.

Program boyunca strateji ve iş geliştirme atölyelerinde, konu uzmanları eşliğinde ürün, strateji, satış, pazarlama, İK, kültür ve globalleşme konuları ele alınacak. Girişimciler ayrıca, düzenlenen forumlarda diğer girişimlerle bir araya gelerek benzer aşama girişimlerin yaşadığı zorlukları tartışma ve birlikte iş geliştirme imkanına kavuşacaklar.

Programın sonunda ise girişimcileri yatırımcılarla buluşturacak Demo Day Etkinliği gerçekleştirilecek. Türkiye girişim ekosisteminin önemli temsilcilerinin davet edileceği Demo Day’de girişimciler, kendilerini tanıtma ve yatırım bulma yolunda önemli bir fırsat yakalayacaklar.

Teknoloji üreten ya da kullanan tüm girişimlere açık olan programa, kurulu bir şirketi olan ya da erken aşama ürününü pazara sunmuş, kurucu ortaklar dışında en az bir çalışanı bulunan, ekibinde bir teknoloji lideri olan ve İngilizce dil yeterliliğine sahip olan girişimciler katılabilecek. Detaylara https://panel.basinlistem.com/UrlRedirect.ashx?Mail=mesut@monetatanitim.com&MailID=23620046&url=https%3a%2f%2frsvp.withgoogle.com%2fevents%2facceleratex%2fhome sitesinden ulaşılabilir.

Programı değerlendiren Endeavor Türkiye Genel Sekreteri Aslı Kurul Türkmen, “Google gibi bir teknoloji lideriyle birlikte girişimcilere ulaşmaktan mutluyuz. Google deneyimi, mentor ağı, ürün ve eğitimleriyle girişimcilere globalleşme yönünde farklı olanaklar sunabileceğimizi düşünüyoruz. AccelerateX, büyümek isteyen girişimler için kaçırılmayacak bir fırsat” dedi.

Google Türkiye Reklam Pazarlama Müdürü Seçkin Tokgöz, ”Girişimler Türkiye ekonomisinin dijitalleşmesinde büyük öneme sahip. Biz de Google Türkiye olarak girişimcilik ekosistemi desteklemek adına bu alanda pek çok çalışma yürütüyor, kamu ve özel sektör paydaşlarımızla iş birliğinde bulunuyoruz. Girişimcilik alanında başarılı işlere imza atan Endeavor Türkiye ile AccelerateX Programı için bir araya geldiğimiz için mutluyuz. Hepimizi çok heyecanlandıran bu programla girişimlerin ve girişimcilerin ihtiyacı olan donanımları kazanmalarına yardımcı olacağımıza inanıyoruz.”dedi.

Detaylar ve başvuru için https://panel.basinlistem.com/UrlRedirect.ashx?Mail=mesut@monetatanitim.com&MailID=23620046&url=https%3a%2f%2frsvp.withgoogle.com%2fevents%2facceleratex%2fhome

Endeavor Türkiye Hakkında

Merkezi New York’ta olan, etkin girişimcileri destekleyen ve 33 ülkede faaliyet gösteren Endeavor Derneği, Türkiye’de 2006 yılından bu yana Yönetim Kurulu Üyeleri ve mentörlerinin desteğiyle büyüme aşamasındaki ScaleUp şirketleri tespit ederek büyümelerine ivme kazandırmaktadır. Tüm dünyadan 1700’den fazla girişimci ve 3200’den fazla mentörü ağında bulunduran Endeavor’ın, Türkiye’den seçilen 68 şirketi arasında Yemeksepeti, Insider, Gram Games ve son dönemde exit yapmış olan Peak Games, iyzico ve Foriba gibi başarılı şirketler bulunuyor. Detaylar için www.endeavor.org.tr‘yi ziyaret edebilirsiniz.

Haberin Devamı
Advertisement

Trendler

Copyright © 2011-2019 Moneta Tanıtım Organizasyon Reklamcılık Yayıncılık Tic. Ltd. Şti. - Canan Business Küçükbakkalköy Mah. Kocasinan Cad. Selvili Sokak No:4 Kat:12 Daire:78 Ataşehir İstanbul - T:0850 885 05 01 - info@monetatanitim.com